Sistit İçin Ozon Tedavisi Yöntemi
Sistit kolayca tedavi edilebilen, ancak bazen antibiyotiklere dirençli enfeksiyon varlığında tedavisi çok zor olan bir hastalıktır. Özellikle bu dirençli sistit, sık tekrarlayan sistit, kanmaya neden olan sistit varlığında çare ozon tedavisidir. Türkiye’de ilk olarak 2015 yılında kliniğimizde uygulanmaya başlayan mesane içine ozon tedavisi sayesinde başarılı ve ağrısız bir şekilde sistit sorununun tedavi edilmesi mümkündür.
Ozon, oksijen molekülünden bir fazla oksijen atomu taşıdığı için çok fazla enerjiye ve stabil olmayan bir yapıya sahiptir. Bu nedenle bilinen en güçlü oksidan moleküllerdendir. Hemen başka moleküllerle reaksiyona girer ve biyolojik etkinlik gösterir. Ozon oksijene göre suda 10 kat daha hızlı çözülebilen ve dokulara kolaylıkla geçebilen bir gazdır. Oksidatif etkisi sonucunda ozonun ileri derecede dezenfekte edici özelliği vardır. Klimaların, havuzların, havanın, suyun dezenfekte edilmesinde kullanılır. Bakterilerin, mantarların ve virüslerin yok edilmesinde son derece etkilidir. Ayrıca metabolizmayı ve bağışıklık sistemini düzeltici etkileri vardır. Bu nedenle sistit hastalığında tedavi seçeneği olarak kullanılmaktadır.
Ozon Uygulaması Nasıl Yapılır?
Sistit ozon tedavisi yöntemi kliniğimizde hastalarımız için kullandığımız etkin uygulamalardan biridir. Klasik olarak antibiyotiklerle sistit tedavilerinin olumlu sonuç vermediği hastalarımızda ozon uygulamasından başarı elde edilmektedir.
Genel sistit tedavisi sonrasında idrar yollarında ağrı ve rahatsızlık görülmekte, idrar sıkışıklığı yaşanmakta ve idrar yolu enfeksiyonları kendini göstermektedir. Tedaviye yanıt vermeyen sistit, hastalarımızın yaşam kalitesini bozmaktadır. Ozon terapisi ile tedavi edilen sistit hastalarının çoğunluğu, herhangi bir ek tedaviye ya da ilaç kullanımına ihtiyaç duymazlar. Tedavi için ozon kullanımı 3 farklı şekilde yapılabilmektedir:
1-) Mesane içine: Sistit ve ozon tedavisi doğrudan uygulama yöntemiyle yapılabilir. Ozon gazı doğrudan etkilenen organ dokusuna uygulanır. Sistit tedavisinde direkt mesane içine ozon verilir. Serum fizyolojik gibi sıvıların ozonlanarak mesane içine verilmesi yeterli etkiyi göstermez.
2-) İntravenöz (majör otohemoterapi): Hastadan alınan 100-150 ml kan uygun dozlarda ozonlanarak hastaya geri verilir. Sistemik etki amacıyla kullanılan bu yöntemi, özellikle sistitin ilerlediği ve pyelonefrit denilen böbrek iltihabı riskinin olduğu durumlarda tercih ederiz.
3-) Vajina içine: Sistit geçiren hastalarda kullanılan yoğun antibiyotik tedavisi bir yandan fayda verirken diğer yandan vajen içindeki yararlı bakterileri de yok eder. Laktobasiller denilen bu bakterilerin görevi sistit nedeni olacak mikropların idrar yoluna geçişini engellemektir. Bu bakteriler antibiyotikler nedeniyle yok edildiğinde hem vajende enfeksiyon (vajinit, mantar enfeksiyonu vs.) gelişir hem de mikroplar rahatlıkla idrar yoluna girerek sistit oluşturular. bu durum sık sistit geçirmenin nedenlerinden biridir. bu nedenle dirençli ve sık sistit geçiren hastlarda gerektiğinde vajen içine de ozon uygulanır.
Ozon Tedavisinin Avantajları
Ozon tedavisinin birçok avantajı bulunmaktadır. Bunlar: Bakterileri ve virüsleri öldürür. Kanın oksijen taşıma kapasitesini ve kan dolaşımını arttırır. Kanser hücreleriyle savaşır. Enerjiyi arttırır. Beyaz kan hücrelerinin aktivitesini geliştirir. Hücrelerdeki oksijen seviyesini arttırır. Vücudun doğal antioksidan mekanizmalarını aktive ederek bağışıklık sistemini kuvvetlendirir.
Ozon organlarda görülen yaşlanma sürecini yavaşlatır. Yaraların temizlenmesini ve iyileşmesini sağlar. Sistit tedavisinde ozon, genellikle uzun süredir hiçbir tedaviden olumlu sonuç alamamış, antibiyotikle tedavi olmuş ancak sistit tekrarlamış veya tedaviye rağmen hiç bir şekilde sistitin düzelmediği hastalarda etkilidir.
Sistit ve ozon tedavisi hakkında bilgi almak için kliniğimize ulaşabilirsiniz.
[widget-129]