- Konu Başlıkları
- Prostat Ameliyatı Sonrasında İktidarsızlık Neden Oluşur?
- Ameliyat ve radyoterapi neden sertleşme bozukluğuna neden olur?
- Kök Hücre Tedavisi Prostat Ameliyatı Sonrası Oluşan Sertleşme Bozukluğunu Nasıl Düzeltir?
- Dikkat Edin!
- Erektil Disfonksiyon Tedavisinde Hangi Kök Hücre Tipleri Kullanılır?
- Kök Hücre Tedavisinin Geleceği
- Kök hücre tedavisi tecrübe gerektiren bir tedavi yöntemidir
Prostat Ameliyatı Sonrasında İktidarsızlık Neden Oluşur?
İktidarsızlık, impotans, sertleşmeme sorunu, sertleşme sorunu, sertleşme problemi, sertleşme bozukluğu, erektil bozukluk, erektil disfonksiyon, ereksiyon kusuru, ereksiyon problemi, ereksiyon sorunu, ereksiyon bozukluğu... değişik ifadelerle aslında anlatılmak istenen penisin uyarılara karşı normal göstermesi gereken fizyolojik tepkiyi vermemesi, zayıf vermesi veya çok kısa süreli cevap verip yumuşak hale geçmesidir. Prostat kanseri için yapılan radikal prostatektomi ameliyatları, rektum kanseri ameliyatları, pelvik bölgeye verilen radyoterapi, hastalığı tedavi ederken yan etki olarak gelişen erektil disfonksiyona neden olan durumlardır. Prostat ameliyatı sonrası iktidarsızlık sorunu kök hücre yöntemi ile tedavi edilebilmektedir.
[widget-140]
Ameliyat ve radyoterapi neden sertleşme bozukluğuna neden olur?
Radikal prostatektomi sırasında sinirler korunsa dahi, sinirlerde oluşan nöropraksi denilen sinir hasarı, ereksiyonun çok az geri gelmesine veya hiç ereksiyon olmamasına neden olur. Bu da korpus kavernozumlarda oksijenlenmenin az olmasına ve doku ölümüne (apoptozis) ve skarlaşmaya (fibrozise) neden olur. Bu nedenle sinirler korunsa dahi ereksiyon fonksiyonu %31-86 oranında korunabilmektedir. Yapılan çalışmalar, açık cerrahi ile kıyaslandığında robotik cerrahi sonucunda ereksiyon ve idrar tutma fonksiyonunun biraz daha iyi korunduğunu, ancak aralarında uzun vadede çok anlamlı bir fark olmadığını gösteriyor. Bu nedenle fonksiyonların daha iyi toparlaması ve uzun vadede de korunması için destek tedaviye ihtiyaç var. Ancak, genellikle uygulanan fosfodiesteraz tip 5 inhibitörü ilaçlar, asıl sorunu çözemedikleri için prostat ameliyatı sonrası iktidarsızlık ve sertleşme sorununu tedavi edemezler.
Kavernozal sinire bir hasar oluştuğunda, öncelikle sertleşme sürecini başlatan sinirde nitrik oksit sentezleyen enziminin üretimi azalır ve nöroinflamasyon gelişir. Nöroglia hücreleri denilen Schwann ve satellit hücreler bu inflamasyondan sorumludur. Bu hücreler kemokin denilen küçük moleküller salgılarlar. Bu kemokinler ortama kemokin reseptörü içeren makrofajları, lökositleri ve diğer inflamasyon hücrelerini ve kök hücrelerini de çağırırlar. Sonuçta, sinir iletisinde oluşan sorunlar ereksiyon oluşumuna engel olur. Prostat ameliyatı sonrası iktidarsızlık görülür.
Kök Hücre Tedavisi Prostat Ameliyatı Sonrası Oluşan Sertleşme Bozukluğunu Nasıl Düzeltir?
Radikal prostatektomi sonrası fosfodiesteraz tip 5 inhibitörleri rutinde kullanılmaktadır. Ancak hastaların %20’si fayda görmediği için ilaç kullanmayı bırakmaktadır. Zaten bu ilaçların tedavi edici etkisi de azdır. Bu ilaçların kullanılmasıyla, dokuya giden kan akımını yüksek tutmak ve hasar görmüş sinirlerde doku ölümünü sınırlandırmak, dokunun kendi kendini iyileştirmesine olanak tanımak amaçlanmaktadır. Ancak, bu da doku iyileşmesi için yeterli olmaz. Bu nedenle asıl sorunu çözecek tedavi yöntemlerine ilgi artmıştır. Ozonlu PRP ve kök hücre tedavisi bu nedenle ümit verici, kalıcı etkisi olan doku onarıcı tedaviler olarak kullanıma girmiştir. İktidarsızlık kök hücre uygulamaları ile tedavi edilmektedir.
Hasar gören sinirlerin iyileşebilmesi ve prostat ameliyatı sonrası iktidarsızlık sorununun giderilmesi için kök hücre tedavisinden yararlanmak çok akıllıca bir yöntemdir. Minimal invaziv bir işlem olan mini-liposakşın ile çok miktarda yağ (adipöz) dokusu kaynaklı (ADKH) kök hücreler elde edebiliyoruz. Otolog kök hücreler kişinin kendisinden alındığı için daha güvenilirdir ve bilinmeyen patojen bulaşma riski yoktur. Allojenik (başka bir kişiden alınan) veya zenojenik (hayvandan alınan) kök hücreler risk teşkil edebilmektedir.
Kök hücreleri karakteristik olarak endotel hücreleri, düz kas hücreleri, Schwann hücreleri ve sinir hücreleri dahil pek çok dokuya dönüşebilme potansiyeline sahiptir. Bu nedenle ereksiyon sorunu varlığında uygulanacak kök hücre tedavisinin uyarıcı etkisiyle azalmış veya fonksiyonu bozulmuş damarlardaki ve sinüzoidlerdeki endotel hücreleri, kavernozal sinirleri ve korpus kavernozum kas dokusu kendilerini yenileme (rejenerasyon) sürecine girerler. Kaslarda fibrozis azalır, kavernozal sinirlerde nitrik oksit üreten enzimler artar, sonuçta endotel ve nöron kaynaklı nitrik oksit üretiminde artış oluşarak, fonksiyonel düzelme sağlanır. Yapılan tüm çalışmalarda bu etkileşimin varlığı ve sonucu gösterilmiştir.
[widget-141]
Korpus kavernozumlardan verilen kök hücreler majör pelvik ganglionda geçici bir kök hücre birikimi oluşturur. Çalışmalar, bu kök hücrelerin salgılarıyla (parakrin etkiyle), sinir dokusunun onarımını ve sinir hücresi oluşumunu sağladıklarını göstermektedir. Diyabet kaynaklı erektil disfonksiyon çalışmalarında da kök hücrelerin korpus kavernozum yapısı üzerinde onarım etkisi göstererek erektil disfonksiyonu düzelttiği gösterilmiştir.
Stromal vasküler fraksiyon (SVF) şeklinde verilen kök hücre uygulaması dokuda hücresel yenilenme (rejenerasyon) ve çoğalma, doku çatısı oluşumu, yeni damar oluşumu (anjiyogenez) ve bağışıklık sistemi hücrelerinin düzenlenmesi (immün modülasyon) etkilerini göstererek doku fonksiyonlarının normale gelmesini sağlar. SVF kök hücre uygulaması ile hasar görmüş sinir varlığında kök hücrelerin sinir hücresine farklılaşması ve ortama schwann hücrelerini toplayarak yeni sinir hücresi oluşumu ve var olan hücrelerin onarılması sağlanır. Prostat ameliyatı sonrası iktidarsızlık giderilir.
Dikkat Edin!
Kök hücre tedavisi; kardiyovasküler yetmezliği olanlarda, yakın zamanda felç veya kalp krizi geçirmiş olanlarda, trombosit sayısı düşük olanlarda, ileri evre kanser hastalarında, bilinci kapalı yoğun bakım hastalarında kök hücre tedavisi tercih edilmemektedir.
Erektil Disfonksiyon Tedavisinde Hangi Kök Hücre Tipleri Kullanılır?
Bu 4 çeşit kök hücre tipi mevcut olup, etik olarak uygun olan ve klinikte kullanılanılan multipotent kök hücreleridir. Unipotent hücreler tedavi amacımıza uygun değildir. Pluripotent kök hücrelerin de etik kurallar gereği kullanılımı uygun değildir. Ancak, laboratuvarda yapılan bazı değişikliklerle, somatik hücrelerden embriyonik kök hücrelere spesifik transkripsiyon faktörlerinin salgılanması sağlanarak, pluripotent kök hücreler elde edilebilmektedir. Bu hücreler embriyonik kök hücrelerle benzer özelliklere sahiptir, ancak farklılıkları tam olarak aydınlatılamamıştır.
Kök Hücre Tedavisinin Geleceği
10 yıldan uzun süredir yapılan klinik çalışmalar ve sürekli artan ilgi dikkate alındığında her geçen gün kök hücre tedavi uygulamalarında gelişmeler kaydedilmekte ve daha başarılı sonuçlar elde edilmektedir. Ancak bu kompleks uygulamanın daha yaygın kullanıma açılması için bazı sorular cevap bulmalıdır. Kök hücre tedavisinin ne zaman, hangi tip kök hücreleri ve ne dozda uygulanacağı henüz bilinmemektedir. Ayrıca, vücuda verilen kök hücrelerin nerelere gittiğinin görüntüleme yöntemleri ile izlenilmesi ve etkisini hangi mekanizmalarla gösterdiğinin araştırılması cevap bekleyen çalışmalardır.
[widget-178]
Kök hücre tedavisi tecrübe gerektiren bir tedavi yöntemidir
Prostat ameliyatı sonrası iktidarsızlık tedavisi kararını verirken mutlaka bu konuda deneyimli, konuya her yönüyle hakim bir üroloji uzmanı tercih etmelisiniz. Unutmayın, kalıcı ve sağlıklı çözüm sizin elinizde…
[widget-129]